Hayatın karmaşık yollarında kaybolduğumuzda, şüphelerin ve vesveselerin zihnimizi bulandırdığı anlarda, hangi yöne gideceğimizi bilemediğimizde, O'nun o şefkatli rehberliğine, o aydınlatıcı hidayetine ne kadar da muhtacız... İşte O, Yüce Rabbimizin El-Hâdî (Celle Celâlühû) ismidir. Bu mübarek Esma, O'nun kullarına lütfuyla doğru yolu gösteren, onları dalaletin karanlıklarından imanın ve hakikatin aydınlığına çıkaran, kalplere ve akıllara rehberlik ederek onları rızasına uygun olan yola ileten olduğunu ifade eder. El-Hâdî ismi, bizlere gerçek yol göstericinin yalnızca Allah olduğunu, O'nun hidayeti olmadan kimsenin doğru yolu bulamayacağını ve O'na sığınanların asla yolunu kaybetmeyeceğini müjdeler. Gelin, El-Hâdî isminin o her şeyi kuşatan rehberliği ve yol göstericiliği altında, O'nun hidayet nuruna nasıl mazhar olabileceğimizi, bu ilahi rehberliğin hayatımıza katacağı anlamı ve istikameti tefekkür edelim.
El-Hâdî Ne Anlama Gelir? Doğru Yolu Gösteren, Hidayet Lütfeden, Kalplere ve Akıllara Rehberlik Eden, İrşad Eden
El-Hâdî: Arapça "hedy" (هدي) veya "hidayet" (هداية) kökünden gelir. Bu kökler, 'yol göstermek, rehberlik etmek, doğruya iletmek, bir şeyi nazikçe ve lütufkâr bir şekilde hedefine ulaştırmak' gibi anlamlar taşır. El-Hâdî ismi ise bu fiilleri en kâmil, en mutlak ve en eşsiz manada Zâtında barındıran demektir:
- Hidayet Veren, Doğru Yolu Gösteren: Kullarına dünya ve ahiret saadetine ulaştıracak olan hak yolu, sırat-ı müstakimi gösteren, onları bu yola ileten.
- Kalplere İman ve Marifet İlham Eden: Dilediği kullarının kalbine iman nurunu, Allah'ı bilme (marifetullah) ve O'nu sevme (muhabbetullah) duygusunu ilham eden.
- Kullarını İrşad Eden (Doğruya Yönelten): Onları her türlü yanlış inançtan, batıl düşünceden ve sapkın yollardan koruyarak hakikate ve doğruluğa yönelten.
- Her Mahluka Görevini ve Yolunu Gösteren (Hidayet-i Âmme): Sadece insanlara değil, tüm mahlukata (hayvanlara, bitkilere, hatta cansız varlıklara) varoluş gayelerine uygun hareket etmeleri için bir nevi yol gösteren, onlara içgüdüler ve doğal kanunlarla rehberlik eden.
El-Hâdî olan Allah'ın hidayeti, bazen bir peygamberin davetiyle, bazen bir ilahi kitabın ayetleriyle, bazen bir âlimin nasihatiyle, bazen de kalbe doğan bir ilhamla veya yaşanan bir hadiseden çıkarılan bir dersle tecelli edebilir. O, dilediğini dilediği şekilde hidayete erdirir.
Kur'an'da El-Hâdî: 'Şüphesiz Allah, Dilediğini Hidayete Erdirir' O İlahi İrade ve Sonsuz Lütuf
Rabbimiz, Kur'an-ı Kerim'de Kendisinin El-Hâdî olduğunu ve hidayetin ancak Kendi elinde olduğunu pek çok ayette vurgular: "...Yol gösterici ve yardımcı olarak Rabbin yeter (Ve kefâ bi-Rabbike Hâdiyen ve Nasîrâ)." (Furkân Suresi, 25/31)
Kasas Suresi 56. ayette ise Peygamber Efendimiz'e (S.A.V) hitaben, "Resûlüm! Şüphesiz sen sevdiğin kimseyi hidayete erdiremezsin. Fakat Allah, dilediği kimseyi hidayete erdirir. O, hidayete erecek olanları daha iyi bilir." buyrularak, hidayetin nihai kaynağının Allah olduğu belirtilir.
Şûrâ Suresi 52. ayette de, "...Şüphesiz sen, dosdoğru bir yola rehberlik ediyorsun (tehdî ilâ sırâtın müstakîm)." ifadesiyle Peygamberimizin de Allah'ın izniyle bir "hâdî" (yol gösterici) olduğu, ancak asıl Hâdî'nin Allah olduğu vurgulanır.
Hidayetin O Güzide Mertebeleri ve Çeşitli Tecellileri: El-Hâdî'nin Kâinattaki, İnsanın Fıtratındaki ve Vahiydeki O Eşsiz ve Hayat Veren Rehberliği
El-Hâdî olan Rabbimizin hidayeti, farklı mertebelerde ve çeşitli şekillerde tecelli eder:
- Hidayet-i Âmme (Genel Hidayet): Allah'ın tüm mahlukata varlıklarını sürdürebilmeleri ve görevlerini yerine getirebilmeleri için verdiği genel bir yol gösterme. Hayvanların içgüdüleri, bitkilerin güneşe yönelmesi, insanın akıl ve düşünme yeteneği bu kapsamdadır.
- Hidayet-i Hâssa (Özel Hidayet) / Hidayetü'l-Beyân ve'l-İrşâd: Allah'ın peygamberler ve kitaplar göndererek insanlara doğru yolu açıklaması, onları imana, ibadete ve güzel ahlaka davet etmesi. Bu, irade sahibi varlıklar için bir çağrıdır.
- Hidayet-i Tevfîk ve'l-İlhâm: Allah'ın, dilediği kullarının kalbine iman nurunu yerleştirmesi, onları bu özel daveti kabul etmeye muvaffak kılması, onlara ilham vermesi ve ayaklarını hak yolda sabit kılması. Bu, Allah'ın özel bir lütfudur ve kulun samimi arayışına bir cevap olabilir.
- Ahiretteki Hidayet: Müminlerin cennet yoluna ve cennetteki makamlarına iletilmesi de O'nun El-Hâdî isminin bir tecellisidir.
Hidayet, Allah'tan bir lütuftur; ancak kulun da bu lütfa mazhar olmak için samimi bir arayış, dua ve gayret içinde olması gerekir.
El-Hâdî Zikrinin Faziletleri: Kalbe Hidayet Nurunun İnmesi, Anlayışın ve İrfanın Artması, Evlatların ve Eşin Islahı İçin O Gönülden Dua
Rabbimizin bu yol gösteren ve hidayet lütfeden ismini zikretmek, O'nun sonsuz rehberliğine sığınmak, O'ndan kalbimize iman ve hidayet nuru, aklımıza anlayış ve basiret, hayatımıza istikamet ve O'nun rızasına uygun bir yöneliş talep etmektir. Zikirde aslolan, O'nun yegâne Hâdî olduğuna tam bir iman ve O'nun hidayetine her an muhtaç olduğumuzun şuurudur.
- İlim, Anlayış ve Hidayet İçin: Her gün düzenli olarak 20 defa (veya bazı kaynaklarda 400 defa) "Yâ Hâdî" zikrine devam eden kimsenin, Allah'ın izniyle anlayışının artacağı, ilim ve irfan yolunda ilerleyeceği, kalbinin hidayet nuruyla dolacağı umulur.
- Aile Bireylerinin Hidayeti ve Salih Olmaları Niyetiyle Dua: Aile bireylerinin (eş, çocuklar gibi) hidayetine, salih ve Allah'a itaatkâr kullar olmalarına vesile olması niyetiyle, samimi bir dua ile birlikte "Yâ Hâdî" isminin [zikir adedi] defa zikredilmesi, Allah'ın onlara doğru yolu göstermesi ve kalplerini hayra yöneltmesi için bir yakarıştır. Bu zikir, aynı zamanda zikreden kişinin de onlara karşı güzel örnek olma, sabır, şefkat ve dua ile yaklaşma sorumluluğunu hatırlamasına vesile olur. Niyet, asla başkalarının iradesini kontrol etmek değil, onlar için hayır ve hidayet dilemektir.
- Yolunu Kaybeden veya Şaşıran Kimseler İçin: Maddi veya manevi anlamda yolunu kaybetmiş, ne yapacağını bilemeyen kimselerin, Allah'ın El-Hâdî ismine sığınarak O'ndan doğru yolu bulma ve rehberlik talep etmeleri tavsiye edilir.
- Kalp Gözünün (Basiret) Açılması İçin: Bu ismi şerifi tefekkür ederek zikretmek, kişinin manevi basiretinin artmasına, olayların ve hakikatlerin iç yüzünü daha iyi anlamasına ve kalbinin ilahi nurlarla aydınlanmasına yardımcı olabilir.
Bir Hatırlatma: Hidayet Allah'tandır. Biz dua eder, sebeplere sarılır ve O'nun lütfunu umarız. Zikirler ve dualar, bu samimi yönelişin birer ifadesidir.
El-Hâdî İsminin Ebced Değeri ve O İlahi Rehberliğin Sayısal Işığı ve Simgesi
El-Hâdî (الهادي) isminin ebced sistemindeki sayısal değeri 20'dir. Bu sayı, bazı zikirlerin adedinin belirlenmesinde bir referans olarak kullanılmış ve El-Hâdî isminin ifade ettiği hidayet verme, doğru yolu gösterme ve kalplere rehberlik etme sıfatının sembolik bir yansıması olarak değerlendirilmiştir. Ancak Rabbimizin hidayetinin ve rehberliğinin enginliği, sayıların ifade sınırlarının çok ötesindedir.
Kimler, Ne İçin 'Ya Hâdî' Der? Doğru Yolu Arama, Şüphelerden ve Dalaletten Kurtulma, İlim, Marifet, Basiret ve İlahi Rehberlik Talebi
"Yâ Hâdî!" nidası, kulun her türlü karanlık, cehalet, şüphe ve sapkınlık karşısında, hidayetin yegâne kaynağı olan Rabbine sığınması, O'ndan kalbini, aklını, yolunu ve hayatını aydınlatacak ilahi bir rehberlik ve doğru yolu talep etmesidir:
- Hakikati Arayan ve Doğru Yolu Bulmak İsteyen Herkes: Hayatın anlamını sorgulayan, manevi bir arayış içinde olan, şüphe ve tereddütlerden kurtulup sarsılmaz bir imana ve hakikate ulaşmayı arzulayanlar.
- Günahlardan Uzaklaşıp Allah'a Yönelmek İsteyenler: Geçmiş hatalarından pişmanlık duyup, dalaletten hidayete, günahtan sevaba, gafletten uyanışa doğru bir dönüş yapmak isteyenler.
- İlim ve Anlayışta Derinleşmek, Basiret Sahibi Olmak İsteyenler: Öğrendiği ilimlerin ve karşılaştığı olayların ardındaki hikmeti ve hakikati görebilmek, kalp gözünün (basiret) açılması ve doğruyu yanlıştan ayırma ferasetine sahip olmak için.
- Çocuklarının ve Sevdiklerinin Hidayeti İçin Dua Edenler: Sadece kendi hidayetleri için değil, aynı zamanda aile bireylerinin, çocuklarının ve tüm insanlığın doğru yolu bulması, imanla şereflenmesi için samimiyetle yalvaranlar.
- Her İşte ve Her Kararda Allah'ın Rehberliğine Muhtaç Olduğunu Bilenler: Hayatlarının her alanında, her seçimlerinde ve her adımlarında Allah'ın kendilerine doğru yolu göstermesini, hayırlı olanı ilham etmesini ve şerden korumasını dileyenler.
Tefekkür Ufukları: El-Hâdî İsmiyle Her An O'nun Sonsuz Rehberliğine Muhtaç Olduğumuzun Bilincinde Olmak, Hidayeti O'ndan İstemek, Şükretmek ve Başkalarına da Hidayet Işığı Olmaya Gayret Etmek
El-Hâdî ismi üzerinde tefekkür etmek, hayatımıza derin bir yöneliş, istikamet şuuru, Allah'ın her şeyi kuşatan rehberliğine karşı sarsılmaz bir iman ve O'nun hidayetine layık olma arzusu kazandırır:
- Hidayet Yalnızca Allah'tandır: Ne kadar zeki, bilgili veya güçlü olursak olalım, Allah'ın hidayeti olmadan doğru yolu bulmamız mümkün değildir. Peygamberler bile hidayeti ancak Allah'ın lütfuyla tebliğ etmişlerdir. Bu idrak, bizi kibirden korur ve O'na olan ihtiyacımızı artırır.
- Hidayeti Talep Etmek ve Ona Açık Olmak Kulun Görevidir: Allah hidayeti dilediğine verir, ancak kulun da bu hidayeti samimiyetle araması, dua etmesi, kalbini ve aklını hakikate açması gerekir. "Bizim uğrumuzda cihad edenlere (gayret gösterenlere) gelince, elbette onları yollarımıza eriştireceğiz." (Ankebût, 29/69)
- Kur'an ve Sünnet En Büyük Hidayet Rehberleridir: El-Hâdî olan Rabbimiz, bize en büyük hidayet rehberleri olarak Kur'an-ı Kerim'i ve Peygamber Efendimiz'in (S.A.V) sünnetini lütfetmiştir. Bu iki kaynağa sarılmak, hidayet üzere kalmanın en sağlam yoludur.
- Her Nimette Bir Hidayet Vardır: Kâinattaki her bir varlık, her bir olay, aklını ve kalbini kullananlar için Allah'ın varlığına, birliğine ve kudretine işaret eden birer hidayet delilidir. Önemli olan, bu delilleri görebilecek bir basirete sahip olmaktır.
- Hidayete Vesile Olmak En Güzel Amellerdendir: Rabbimizin bize lütfettiği iman ve hidayet nuruyla, biz de çevremizdeki insanlara karşı aydınlatıcı, yol gösterici, iyiliği emredip kötülükten sakındıran birer "hâdî" (Allah'ın izniyle yol gösteren) olmaya, hidayetlerine vesile olmaya gayret etmeliyiz. Bu, peygamberlerin yoludur.
El-Hâdî olan Rabbimiz, kalplerimizi Kendi sonsuz hidayet nuruyla aydınlatsın. Bizleri cehaletin, şüphenin ve dalaletin karanlıklarından imanın, yakînin ve istikametin aydınlığına çıkarsın. Hayat yolumuzu Kur'an ve Sünnet rehberliğinde nurlandırsın ve bizleri hem dünyada hem de ahirette sırat-ı müstakim üzere olan, hidayete ermiş ve başkalarının da hidayetine vesile olan bahtiyar kullarından eylesin.
Sevgi ve dua ile kalın. Allah'a emanet olun.