Karşısında hiçbir gücün duramadığı, O'na asla mağlubiyetin erişemediği, şerefi ve izzeti sonsuz olan Yüce Rabbimizin o heybetli ismi: El-Azîz (Celle Celâlühû). Bu mübarek Esma, O'nun mutlak galibiyetini, karşı konulamaz kudretini ve eşsiz onurunu ifade eder. El-Azîz olan Allah, dilediğini yapar, hükmüne kimse karşı çıkamaz ve O'na sığınanları da zelillikten izzete yükseltir. Gelin, El-Azîz isminin o sarsılmaz gücü ve şerefi altında, gerçek izzetin ne olduğunu ve O'na nasıl sığınacağımızı tefekkür edelim.
El-Azîz Ne Anlama Gelir? İzzetin, Kudretin ve Mutlak Galibiyetin Kaynağı
El-Azîz: Bu Esma, çok derin ve kapsamlı manalar içerir:
- İzzet Sahibi: Her türlü şeref, onur ve yüceliğin yegâne sahibi. O'nun izzeti, hiçbir şeye muhtaç olmayan, mutlak ve benzersiz bir izzettir.
- Mağlup Edilemeyen (El-Galib): Asla yenilgiye uğratılamayan, her durumda ve her şeye karşı mutlak galip gelen. O'nun iradesine kimse karşı koyamaz.
- Güçlü ve Kudretli (El-Kaviyy): Sonsuz bir güce ve sarsılmaz bir kudrete sahip olan. O'nun gücünün bir sınırı veya benzeri yoktur.
- Değerli ve Nadir Bulunan: Çok kıymetli, eşi ve benzeri olmayan. O, yarattıklarından hiçbirine benzemez.
- Zorlu ve Çetin: Düşmanlarına karşı kahredici bir güce sahip olan, intikamı çetin olan. (Bu anlam, O'nun adaletinin ve hakka karşı çıkanlara müdahalesinin bir yansımasıdır.)
El-Azîz olan Allah, hem Zâtında yüce ve şerefli, hem de fiillerinde mutlak güç ve galibiyet sahibidir.
Kur'an'da El-Azîz: Gücün, Hikmetin ve Rahmetin Birlikteliği
"...Şüphesiz Allah Azîz'dir (mutlak güç sahibidir), Hakîm'dir (hüküm ve hikmet sahibidir)." (Bakara Suresi, 2/209'dan bir bölüm)
Kur'an-ı Kerim'de El-Azîz ismi sıkça El-Hakîm (her işi hikmetli olan), Er-Rahîm (çok merhametli), El-Kaviyy (çok kuvvetli), El-Cebbâr (iradesine karşı konulamayan) gibi diğer Esmalarla birlikte zikredilir. Bu, O'nun gücünün asla kör bir güç olmadığını; aksine hikmetle, rahmetle ve adaletle birlikte tecelli ettiğini gösterir.
El-Azîz Zikrinin Faziletleri: İlahi İzzetten Pay Almak, Zorluklara Karşı Koymak
Rabbimizin bu güçlü ve şerefli ismini zikretmek, O'nun izzetine sığınmak, müminin kalbine güç, cesaret ve onurlu bir duruş kazandırır. Zikirde aslolan, O'nun sonsuz kudretini ve şerefini idrak ederek, O'na tam bir teslimiyetle yönelmektir.
- Kimseye Muhtaç Olmamak ve İzzet Bulmak İçin: Rivayete göre, 40 gün boyunca her sabah namazından sonra 40 defa "Yâ Azîz" zikrine devam eden kimse, Allah'ın izniyle başkalarına muhtaç olmaktan kurtulur, insanlar arasında izzet ve şeref sahibi olur.
- Saygınlık Kazanmak ve Düşmanlara Karşı Üstünlük İçin: Her gün düzenli olarak 94 defa "El-Azîz" ismini zikreden kişinin, çevresinde saygı göreceği, düşmanlarına ve hasetçilerine karşı manevi bir üstünlük ve korunma elde edeceği umulur. (Burada düşmanlık, haksızlığa ve kötülüğe karşı bir duruş olarak anlaşılmalıdır.)
- Heybetli Olmak ve Sözü Dinlenmek İçin: Özellikle sabah namazından sonra "Yâ Azîz" ismini zikretmeye devam edenlerin, insanlar nezdinde heybetli bir görünüme ve sözü dinlenir bir itibara kavuşabileceği belirtilir.
- Zorlukların Üstesinden Gelmek İçin: Herhangi bir zorlukla, baskıyla veya haksızlıkla karşılaşıldığında "Yâ Azîz" diyerek Allah'ın sonsuz gücüne sığınmak, o zorluğun aşılmasına vesile olabilir.
Önemli Bir Not: Zikirlerin ve manevi uygulamaların bereketi, niyetteki samimiyet, kalpteki ihlas ve ameldeki devamlılıkla doğru orantılıdır. Özel durumlar için ehil bir âlimden veya manevi bir rehberden tavsiye almak her zaman daha feyizli olacaktır.
El-Azîz İsminin Ebced Değeri ve Sayıların Dilinde İzzet
El-Azîz (العزيز) isminin ebced sistemindeki sayısal değeri 94'tür. Bu sayı, bazı zikirlerin adedini belirlemede bir ölçü olarak kullanılmış ve El-Azîz isminin ifade ettiği izzet, güç ve şerefin sembolik bir yansıması olarak kabul edilmiştir. Sayılar birer işaret olsa da, El-Azîz olan Rabbimizin sonsuz kudreti ve yüceliği, her türlü sayısal ifadenin ve insan idrakinin çok ötesindedir.
Kimler, Ne İçin 'Ya Azîz' Der? Onur, Güç ve Haklı Galibiyet Arayışı
"Yâ Azîz!" nidası, kulun kendi acziyetini ve fakrını idrak edip, her türlü izzetin, gücün ve şerefin gerçek sahibi olan Rabbine sığınması, O'ndan yardım ve medet ummasıdır:
- Zelillikten ve Hor Görülmekten Kurtulmak İçin: Haksız yere aşağılanmaktan, hor görülmekten ve zillete düşmekten korunmak, Allah katında ve insanlar nezdinde onurlu bir yer edinmek niyetiyle.
- Düşmanların ve Zalimlerin Şerrinden Emin Olmak İçin: Kendisine veya sevdiklerine zarar vermek isteyen düşmanlara, zalimlere ve her türlü kötülüğe karşı Allah'ın mağlup edilemez gücüne sığınmak için.
- Hayırlı İşlerde Başarı ve Üstünlük İçin: Meşru ve hayırlı hedeflere ulaşmada, zorlukların üstesinden gelmede ve haklı davalarda muvaffakiyet ve galibiyet elde etmek amacıyla.
- Devlet ve Milletin İzzeti İçin: Kendi toplumunun, milletinin ve tüm Müslümanların izzetini, şerefini ve bağımsızlığını koruması, düşmanlarına karşı güçlü olması için dua ederken.
- Nefsin Kibrinden ve Gururundan Arınmak İçin: Gerçek izzetin sadece Allah'a ait olduğunu bilerek, nefsin aldatıcı kibir ve gururundan sıyrılıp, tevazu ile Rabbine yönelmek için.
Tefekkür Ufukları: El-Azîz İsmiyle Gerçek İzzeti Kuşanmak, Sahte Güçlerden Arınmak
El-Azîz ismi üzerinde tefekkür etmek, dünyaya ve güce bakış açımızı yeniden şekillendirir, bize gerçek onurun kaynağını gösterir:
- Gerçek İzzet Allah'tandır: Kur'an-ı Kerim'in bize öğrettiği gibi, "İzzet (şeref ve üstünlük) ancak Allah'a, O'nun Resûlüne ve müminlere mahsustur." (Münâfikûn Suresi, 63/8). Bu, müminin izzeti malda, makamda veya dünyevi güçlerde değil, imanında ve Allah'a olan bağlılığında araması gerektiğini gösterir.
- Geçici Güçler, Sonsuz Kudret: Dünyadaki tüm krallıklar, imparatorluklar ve güç odakları geçicidir ve eninde sonunda yıkılmaya mahkumdur. Bâki olan yegâne güç ve kudret, El-Azîz olan Allah'a aittir. Bu idrak, fani güçlere aldanmaktan veya onlardan korkmaktan bizi korur.
- İzzetli Yaşamak, Zelil Olmamak: El-Azîz'e iman eden bir mümin, O'ndan başkasına boyun eğmez, haksızlık karşısında susmaz, onurunu ve şerefini korur. Bu, kibirlenmek değil, Allah'ın verdiği izzeti taşımaktır.
- Kuvvetin Adaletle Birlikteliği: Allah Azîz'dir ama aynı zamanda Hakîm'dir, Adl'dir. O'nun gücü asla zulme dönüşmez. Bu da bize, sahip olduğumuz her türlü gücü (fiziksel, maddi, makamsal) adaletle ve hikmetle kullanma sorumluluğunu yükler.
El-Azîz olan Rabbimiz, bizleri Kendi izzetiyle şereflendirsin, O'ndan başkasına muhtaç etmesin ve bizleri daima hak yolda galip eylesin.
Sevgi ve dua ile kalın. Allah'a emanet olun.
