Yeryüzünde işlenen hiçbir zulmün, hiçbir haksızlığın ve hiçbir isyanın karşılıksız kalmayacağını bildiren; zamanı geldiğinde suçlulardan adaletiyle hesap soran, mazlumların hakkını zalimlerden alan ve bozgunculuk yapanları hak ettikleri cezaya çarptıran Yüce Rabbimizin o heybetli ve adalet tecellisi olan ismi: El-Müntekım (Celle Celâlühû). Bu mübarek Esma, O'nun günahlarında ve zulümlerinde ısrar edenlerden, hak ve adalete karşı çıkanlardan intikam alan (yani adaletiyle hak ettikleri karşılığı veren), hiçbir suçluyu cezasız bırakmayan sonsuz kudretini ve şaşmaz adaletini ifade eder. El-Müntekım ismi, bizlere O'nun adaletinin er ya da geç mutlaka tecelli edeceğini hatırlatır; zalimler için bir uyarı, mazlumlar için ise bir teselli ve ümit kaynağıdır. Gelin, El-Müntekım isminin o her şeyi kuşatan adaleti ve karşı konulmaz kudreti altında, O'nun şaşmaz hesabına olan imanımızı tazeleyelim, zulümden sakınmanın ve O'nun adaletine sığınmanın derin manasını tefekkür edelim.
El-Müntekım Ne Anlama Gelir? Haksızlığın Karşılığını Adaletle Veren, Suçluları Cezalandıran, Zulmü Yok Eden
El-Müntekım: Arapça "nakame" (نقم) kökünden gelir. Bu kök, 'bir şeyi beğenmemek, ayıplamak, birine kızmak, cezasını vermek, intikam almak' gibi anlamlar taşır. El-Müntekım ismi ise bu fiili en kâmil, en mutlak ve en adil manada gerçekleştiren Zât demektir. Ancak Allah'ın "intikamı", beşeri intikam gibi öfke, kin veya aşırılık içermez. O'nun intikamı, mutlak adaletin bir gereğidir:
- Suçluları Adaletiyle Cezalandıran: İşledikleri suçlarda ve günahlarda ısrar eden, tövbe etmeyen ve hak sınırlarını aşanları, adaleti gereği hak ettikleri cezaya çarptıran.
- Müstahak Olanlardan İntikam Alan (Adaletle Karşılık Veren): Zulmedenlerden, haksızlık yapanlardan ve Allah'ın emirlerine isyan edenlerden, yaptıklarının tam karşılığını veren. Bu, mazlumun hakkının alınması anlamına da gelir.
- Hiçbir Suçluyu Cezasız Bırakmayan: O'nun adaletinden hiçbir suçlu kaçamaz. Herkes yaptığının hesabını er ya da geç verecektir.
- Zorbaların Gücünü Kıran, Zalimleri Zelil Eden: Kibirli zorbaların, müstekbirlerin ve Allah'a karşı gelenlerin gücünü kıran, onları hak ettikleri zillete düşüren.
El-Müntekım olan Allah'ın bu sıfatı, O'nun El-Adl (Mutlak Âdil), El-Hakem (Hüküm Sahibi) ve El-Kahhâr (Her Şeye Galip Gelen) gibi isimleriyle de yakından ilişkilidir. O'nun "intikamı", asla bir zulüm değil, aksine adaletin tam olarak yerine gelmesi, hakkın korunması ve kötülüğün cezalandırılmasıdır. Bu, aynı zamanda O'nun El-Halîm (Yumuşak Huylu, Acele Etmeyen) ve Et-Tevvâb (Tövbeleri Çok Kabul Eden) sıfatlarıyla bir denge içindedir; O, mühlet verir, tövbe kapısını açık tutar, ancak ısrar edenleri de adaletiyle cezalandırır.
Kur'an'da El-Müntekım ve 'Zü'ntikâm': İlahi Adaletin ve Haksızlığa Karşılığın O Kesin ve Kaçınılmaz Vaadi
El-Müntekım ismi Kur'an-ı Kerim'de doğrudan bu şekliyle geçmese de, "intikam almak" fiili ve "Müntekımûn" (intikam alıcılar, biz intikam alırız anlamında) sıfatı Allah Teâlâ'ya nispet edilir. Örneğin, Secde Suresi 22. ayette, "Rabbinin âyetleriyle kendisine öğüt verildikten sonra onlardan yüz çevirenden daha zalim kim olabilir? Şüphe yok ki, biz suçlulardan intikam alıcıyız (İnnâ mine'l-mücrimîne müntekımûn)." buyrulur.
Ayrıca Allah Teâlâ, Kendisini "Zü'ntikâm" (İntikam Sahibi, Karşılık Verme Gücüne Sahip) olarak da vasıflandırır (örneğin, İbrahim Suresi, 14/47: "...Şüphesiz Allah Azîz'dir (mutlak güç sahibidir), Züntikâm'dır (intikam sahibidir)."). Bu ifadeler, O'nun haksızlığı ve zulmü asla karşılıksız bırakmayacağını, adaleti mutlaka tesis edeceğini gösterir.
İlahi İntikamın (Adaletle Karşılık Vermenin) O Derin Hikmetleri: Adaletin Tesisi, Mazlumun Tesellisi, Kötülüğe Karşı Bir Uyarı ve İlahi Denge
El-Müntekım olan Rabbimizin suçluları cezalandırmasında ve haksızlığa karşılık vermesinde sayısız hikmetler ve maslahatlar vardır:
- Adaletin Yerini Bulması: En temel hikmet, adaletin tesis edilmesidir. Herkesin yaptığının karşılığını görmesi, ilahi adaletin bir gereğidir.
- Mazlumların Hakkının Alınması ve Tesellisi: Zulme uğrayan, hakkı yenen mazlumlar için, zalimin cezasını bulacağını bilmek büyük bir teselli ve ümit kaynağıdır. Allah, mazlumların intikamını en âdil şekilde alır.
- Başkalarına İbret Olması ve Kötülükten Caydırıcılık: Suçluların cezalandırılması, diğer insanların aynı suçları işlemekten çekinmeleri için bir uyarı ve caydırıcılık unsuru taşır.
- Toplumsal Düzenin Korunması: Haksızlığın ve zulmün yayılması, toplumsal düzeni bozar. El-Müntekım'in tecellisi, bu düzenin korunmasına ve yeniden tesis edilmesine yardımcı olur.
- Allah'ın Haklarının Korunması: O'nun emirlerine isyan etmek, yasaklarını çiğnemek, O'na şirk koşmak gibi fiiller, Allah'ın haklarına bir tecavüzdür. El-Müntekım, bu tecavüzlere de adaletiyle karşılık verir.
O'nun "intikamı", asla bir kin veya öfke sonucu değil, O'nun sonsuz ilmi, hikmeti ve adaletiyle gerçekleşen, kaçınılmaz bir sonuçtur.
El-Müntekım Zikrinin Faziletleri: Zulümden ve Haksızlıktan Korunmak, İlahi Adalete Sığınmak, Nefsin Kötü Eğilimlerini Dizginlemek
Rabbimizin bu adaletiyle suçlulara hak ettikleri karşılığı veren ismini zikretmek, O'nun şaşmaz adaletine sığınmak, zalimlerin ve düşmanların şerrinden korunmak ve en önemlisi kendi nefsimizdeki zulme ve haksızlığa meyleden eğilimleri dizginlemektir. Zikirde aslolan, Allah'ın mutlak adaletine ve her şeyi hikmetle yaptığına tam bir iman ve O'na karşı derin bir teslimiyettir.
- Zalimin Zulmünden ve Düşmanın Şerrinden Korunmak İçin: Bir kimse, kendisine zulmeden birinin, haset eden birinin veya düşmanlık besleyen birinin şerrinden ve zararından emin olmak, onların haksızlığının son bulması ve ilahi adaletin tecellisi niyetiyle her gün 630 defa "Yâ Müntekım" zikrine devam ederek Allah'ın adaletine ve kudretine sığınabilir. Niyet, asla kişisel intikam veya zarar verme değil, adaletin yerini bulması ve şerden emin olmaktır.
- Haklı Davada Zafer ve Üstünlük İçin (Adalet Çerçevesinde): Haklı olduğu bir davada veya bir mücadelede, batılın ve zulmün değil, hakkın ve adaletin üstün gelmesi için Allah'tan yardım ve zafer talep edilebilir.
- Nefsin Kötü Arzularını ve Zulme Meylini "İntikam Alarak" Dizginlemek İçin: Bu ismi şerifi tefekkür ederek zikretmek, kişinin kendi nefsindeki kibir, zulüm, haksızlık gibi kötü eğilimlerden "intikam almasına", yani onları kontrol altına alıp ıslah etmesine yardımcı olabilir.
Çok Önemli Bir Uyarı ve Niyetin Mahiyeti: El-Müntekım gibi celalli isimlerin zikrinde, niyetin son derece saf ve Allah rızasına uygun olması hayati önem taşır. Asla ve kat'a kişisel kin, öfke, intikam duygularıyla veya bir başkasına doğrudan beddua etme, helakını isteme gibi olumsuz niyetlerle bu tür zikirler yapılmamalıdır. Bu, İslami ahlaka tamamen aykırıdır ve büyük bir vebaldir. Amaç, daima Allah'ın adaletine sığınmak, zulmün ortadan kalkmasını dilemek, şerden korunmak, mazlumun hakkının alınmasını ummak ve en önemlisi kendi nefsimizi terbiye etmektir. Bu tür zikirler için mutlaka ehil bir âlimden veya güvenilir bir manevi rehberden tavsiye ve izin almak en doğru ve en güvenli yoldur. Unutulmamalıdır ki, Allah Et-Tevvâb'dır (tövbeleri çok kabul eden) ve El-Halîm'dir (cezalandırmada acele etmeyen); O, kullarına daima tövbe ve ıslah için mühlet verir.
El-Müntekım İsminin Ebced Değeri ve O İlahi Adaletin Kesin Sayısal İfadesi
El-Müntekım (المنتقم) isminin ebced sistemindeki sayısal değeri 630'dur. Bu sayı, bazı zikirlerin adedinin belirlenmesinde bir referans olarak kullanılmış ve El-Müntekım isminin ifade ettiği suçluları adaletiyle cezalandırma, haksızlığa karşılık verme ve zulmü yok etme sıfatının sembolik bir yansıması olarak değerlendirilmiştir. Ancak Rabbimizin adaletinin ve her fiilindeki hikmetin yüceliği, sayıların ifade sınırlarının çok ötesindedir.
Kimler, Ne İçin 'Ya Müntekım' Diye Dua Eder? İlahi Adalet, Zulümden Korunma, Haksızlığın Son Bulması ve Nefs Terbiyesi Talebi (Doğru Niyetlerle)
"Yâ Müntekım!" nidası, kulun zulüm, haksızlık ve isyan karşısında, her şeyi gören, bilen ve adaletiyle hükmeden Rabbine sığınması, O'ndan adaletin tecellisini, şerden korunmayı ve nefsinin ıslahını talep etmesidir. Bu isimle dua ederken niyetler kesinlikle şunlar olmalıdır:
- Zulme ve Haksızlığa Uğrayan Mazlumlar: Kendilerine yapılan zulmün son bulması, adaletin yerini bulması, zalimin ıslah olması veya şerrinden emin olunması ve ilahi yardımın tecelli etmesi için.
- Toplumdaki Adaletsizliklerin ve Kötülüklerin Bertaraf Edilmesini Dileyenler: Yeryüzünde fitne, fesat ve zulmün ortadan kalkması, yerine hak, adalet ve huzurun gelmesi için.
- Kendi Nefsindeki Zulme ve Kötü Eğilimlere Karşı Mücadele Edenler: Kibir, haset, öfke, haksızlık yapma gibi nefsani hastalıklardan arınmak, nefsini terbiye etmek ve Allah'ın rızasına uygun bir ahlaka sahip olmak için.
- Allah'ın Adaletine ve Her Şeyi Karşılıksız Bırakmayacağına Tam Bir İmanla Güvenenler: Dünyada bazen adaletin geciktiği veya tam tecelli etmediği durumlarda bile, ahirette El-Müntekım olan Allah'ın mutlak adaletine sığınarak sabır ve metanet gösterenler.
Tefekkür Ufukları: El-Müntekım İsmiyle Allah'ın O Şaşmaz ve Mutlak Adaletine Derinden İman Etmek, Zulümden ve Haksızlıktan Şiddetle Sakınmak, Mazlumun Yanında Olmak ve Her Zaman Adaletten Yana Durmak
El-Müntekım ismi üzerinde tefekkür etmek, hayatımıza derin bir adalet bilinci, sorumluluk duygusu, Allah'ın şaşmaz adaletine karşı sarsılmaz bir güven ve aynı zamanda O'nun gazabından sakınma (haşyet) duygusu kazandırır:
- Allah'ın Adaleti Mutlaktır ve Asla Gecikmez (Kendi Takdir Ettiği Zamanda): El-Müntekım olan Allah, hiçbir zulmü ve haksızlığı karşılıksız bırakmaz. Bazen cezası dünyada hemen verilmese bile, ahiretteki ilahi mahkemede herkes yaptığının hesabını eksiksiz verecektir. Bu, mümin için bir güvence, zalim için ise büyük bir uyarıdır.
- Zulümden Şiddetle Kaçınmak: Mademki Rabbimiz El-Müntekım'dir ve zulmü asla sevmez, o halde biz de en küçük bir haksızlıktan, zulümden ve başkalarının hakkına tecavüz etmekten şiddetle sakınmalıyız. Unutmamalıyız ki, mazlumun duası ile Allah arasında perde yoktur.
- Kişisel İntikam Yerine İlahi Adalete Güvenmek: Bir haksızlığa uğradığımızda, öfke ve intikam duygularına kapılmak yerine, sabırla ve dua ile durumu El-Müntekım olan Allah'a havale etmek, O'nun adaletine güvenmek müminin şiarıdır. O, en âdil şekilde karşılık verecektir.
- Mazlumun Yanında Olmak, Zalime Karşı Durmak: El-Müntekım isminin tefekkürü, bizi sadece kendi hakkımızı aramaya değil, aynı zamanda toplumdaki diğer mazlumların da yanında olmaya, gücümüz yettiğince zulme ve haksızlığa karşı durmaya teşvik eder.
- Tövbe Kapısı Her Zaman Açıktır (Cezadan Önce): El-Müntekım olan Allah, aynı zamanda Et-Tevvâb (tövbeleri çok kabul eden) ve El-Halîm'dir (cezalandırmada acele etmeyen). O, kullarına daima tövbe ve ıslah için fırsat tanır. Önemli olan, O'nun "intikamı" tecelli etmeden önce samimiyetle O'na dönmektir.
El-Müntekım olan Rabbimiz, bizleri Kendi şaşmaz adaletini derinden idrak eden, zulümden ve haksızlıktan şiddetle sakınan, mazlumların yanında olan, kendi nefislerindeki kötülüklerden arınmaya çalışan ve her durumda sadece O'nun adaletine ve rahmetine sığınan bahtiyar kullarından eylesin. Bizleri zalimlerin şerrinden muhafaza buyursun ve yeryüzünde adaletin tecellisine vesile kılsın.
Sevgi ve dua ile kalın. Allah'a emanet olun.