Esmalar ve Dualar ile Özel Terkipler

Eş Şehid Her An Her Şeye Şahit Olan Yüce Kudret

  • 26 Nisan 2025
  • 74

En kuytu köşelerde fısıldanan sözlerden kalplerin en derininde saklanan niyetlere, bir karıncanın adımlarından kâinatın en uzak köşesindeki bir yıldızın parıltısına kadar her şeyi, her an, eksiksiz ve yanılmaz bir şekilde gören, bilen ve bunlara şahitlik eden Yüce Rabbimizin o her şeyi kuşatan ismi: Eş-Şehîd (Celle Celâlühû). Bu mübarek Esma, O'nun varlık âlemindeki hiçbir olayın, hiçbir düşüncenin ve hiçbir amelin Kendi ilmi ve şahitliğinin dışında kalamayacağını, her yerde hâzır ve nâzır olduğunu ifade eder. Eş-Şehîd ismi, müminin kalbinde hem O'nun daimi huzurunda olduğu bilinciyle derin bir sorumluluk, haya ve takva duygusu uyandırır, hem de O'nun her şeyi gören ve bilen adaletine sığınmanın verdiği eşsiz bir güven, teselli ve ümit bahşeder. Gelin, Eş-Şehîd isminin o her şeyi gören ve bilen ilahi şahitliği altında, hayatımızı O'nun rızasına uygun bir şekilde tanzim etmenin, O'nun adaletine güvenmenin ve "ihsan" şuuruyla yaşamanın derin manasını tefekkür edelim.

Eş-Şehîd Ne Anlama Gelir? Her Şeye Doğrudan Şahit, Her Yerde Hâzır ve Nâzır, Bilgisi Yanılmaz Olan

Eş-Şehîd: Arapça "şehide" (شهد) kökünden gelir. Bu kök, 'bir olaya tanık olmak, hazır bulunmak, bilmek, bildiğini haber vermek, bir şeyin doğruluğuna şahitlik etmek' gibi anlamlar taşır. Eş-Şehîd ismi ise bu sıfatları en kâmil, en mutlak ve en eşsiz manada Zâtında barındıran demektir:

  • Her Şeye Mutlak Surette Şahit Olan: Gizli veya açık, büyük veya küçük, geçmişte olmuş veya gelecekte olacak her şeyi, tüm detaylarıyla ve hakikatiyle bilen ve bunlara şahitlik eden.
  • Her Yerde Hâzır ve Nâzır Olan: Zaman ve mekândan münezzeh olduğu halde, ilmi ve kudretiyle her an her yerde hazır bulunan, her şeyi görüp gözeten. Hiçbir şey O'nun dikkatinden kaçmaz.
  • Bilgisi ve Şahitliği Yanılmaz Olan: Şahitliği, zan veya tahmine değil, kesin ve mutlak bilgiye dayanan. O'nun şahitliğinde asla hata, eksiklik veya unutma olmaz.
  • Kıyamet Günü Şahitlik Edecek Olan: Hem kullarının amellerine hem de peygamberlerin tebliğlerine şahitlik edecek olan. O gün, kendi azalarımız bile aleyhimize şahitlik edecektir.
  • Kendi Varlığına ve Birliğine Şahit Olan: Kâinattaki her bir zerreyi Kendi varlığının ve birliğinin bir delili olarak yaratan ve bu hakikate Kendisi de şahit olan.

Eş-Şehîd olan Allah'ın şahitliği, O'nun El-Alîm (Her Şeyi Bilen), El-Basîr (Her Şeyi Gören), Er-Rakîb (Her An Gözeten) ve El-Habîr (Her Şeyin İç Yüzünden Haberdar Olan) gibi diğer isimlerinin de bir yansımasıdır. O'nun şahitliği, adaletinin ve her şeyi kuşatan ilminin bir gereğidir.

       

Kur'an'da Eş-Şehîd: İlahi Şahitliğin Adalet, Hakikat, Kıyamet ve Tevhidle O Derin İlişkisi

   

"Seni ancak bütün insanlara bir müjdeleyici ve bir uyarıcı olarak gönderdik; fakat insanların çoğu bilmezler. Ve derler ki: Eğer doğru söyleyenler iseniz, bu vaat (kıyamet) ne zaman? De ki: Size vaat edilen öyle bir gündür ki, ondan ne bir an geri kalabilirsiniz, ne de bir an öne geçebilirsiniz. ... De ki: Şahit olarak Allah yeter (kefâ billâhi şehîdâ)." (Sebe' Suresi, 34/28-30 ve Nisâ Suresi, 4/79'dan benzer ifadelerle)

Fussilet Suresi 53. ayette ise, "Biz onlara hem ufuklarda (kâinatta) hem de kendi nefislerinde âyetlerimizi göstereceğiz ki, onun (Kur’an’ın) gerçek olduğu onlara iyice belli olsun. Rabbinin her şeye şahit olması (alâ külli şey'in Şehîd) yetmez mi?" buyrularak, Allah'ın her şeye şahit olmasının, hakikatin en büyük delili olduğu vurgulanır.

Ayrıca, Burûc Suresi 9. ayette "O Allah ki, göklerin ve yerin mülkü O’nundur. Allah, her şeye şahittir (alâ külli şey'in Şehîd)." ifadesiyle O'nun mutlak mülkiyeti ve şahitliği bir arada zikredilir.

Şahitliğin O Eşsiz Kapsamı: Eş-Şehîd'in Kalpleri, Amelleri, Niyetleri ve Tüm Varlığı Kuşatan O Sonsuz Nazarı

Eş-Şehîd olan Rabbimizin şahitliği, sadece dış dünyadaki olaylarla veya görünen amellerimizle sınırlı değildir. O'nun nazarı çok daha derin ve kapsamlıdır:

  • O, Kendi Zâtına ve Birliğine Şahittir: Her şeyden önce Allah, Kendi varlığına, birliğine ve tüm kemal sıfatlarına Kendisi şahittir.
  • O, Meleklerin ve Peygamberlerin Şahitliğine Şahittir: Meleklerin ve peygamberlerin görevlerini yerine getirdiklerine ve tebliğlerine O şahittir.
  • O, Kullarının Tüm Amellerine Şahittir: Gizli veya açık, iyi veya kötü, büyük veya küçük yaptığımız her işe, söylediğimiz her söze O şahittir.
  • O, Kalplerdeki Niyetlere ve Gizliliklere Şahittir: Amellerimizin ardındaki niyetleri, kalplerimizde gizlediğimiz düşünceleri ve duyguları en iyi O bilir ve bunlara şahittir.
  • O, Haksızlıklara ve Zulümlere Şahittir: Kimsenin görmediği, duymadığı veya önemsemediği haksızlıkları, zulümleri ve mazlumların ahlarını O görür ve işitir. Bu, O'nun adaletinin bir gün mutlaka tecelli edeceğinin de bir işaretidir.

Bu her şeyi kuşatan şahitlik, mümin için hem büyük bir teselli ve güven kaynağıdır (çünkü Rabbim her halimi biliyor ve görüyor), hem de büyük bir sorumluluk ve haya duygusu (çünkü hiçbir şeyim O'ndan gizli değil) anlamına gelir.

Eş-Şehîd Zikrinin Faziletleri: Kalbi Islah Etmek, Hakikate Ulaşmak, İlahi Himayeye Girmek ve Şahitlik Bilincini Güçlendirmek

Rabbimizin bu her şeye şahit olan ismini zikretmek, O'nun daimi huzurunda olduğumuzun bilincine ermek, O'ndan hidayet, korunma, kalbi ıslah ve hakikate şahitlik etme gücü talep etmektir. Zikirde aslolan, O'nun her anki şahitliğine tam bir iman ve bu şuurla hayatımızı güzelleştirme gayretidir.

  • Asi veya İsyankâr Kişilerin Islahı Niyetiyle Dua: Aile içinde veya çevresinde isyankâr veya asi tavırlar sergileyen bireylerin (örneğin, çocuklar veya diğer yakınlar) hidayeti, kalplerinin yumuşaması, doğru yola yönelmeleri ve hayırlı bir ahlaka kavuşmaları niyetiyle, samimi bir dua ile birlikte günde 319 defa "Yâ Şehîd" isminin zikredilmesinin, Allah'ın bu her şeyi gören ve bilen sıfatına sığınarak bir rahmet ve ıslah vesilesi olabileceği belirtilmiştir. Bu zikir, aynı zamanda zikreden kişinin de sabır, hikmet ve güzel örnek olma konusunda Rabbinden yardım dilemesi anlamına gelir.
  • Hayırlı Dileklerin ve İhtiyaçların Karşılanması İçin: Her gün 1000 defa "Yâ Şehîd" ismini zikretmeye devam eden kimsenin, meşru ve hayırlı dileklerinin kabul edileceği, ihtiyaçlarının Allah tarafından giderileceği umulur.
  • Kaybolan Bir Eşyanın Bulunması veya Durumu Hakkında İşaret Almak İçin: Bazı geleneksel kaynaklarda, kaybolan bir eşyanın bulunması veya durumu hakkında bir ipucu elde etme niyetiyle "Yâ Şehîd" isminin bir kağıda yazılıp (veya zikredilip) Allah'ın her şeye şahit olan ilmine sığınılmasının bir feraset veya yardım vesilesi olabileceği ifade edilmiştir. Her durumda, sonuç Allah'ın takdirindedir ve O'ndan hayırlısını dilemek esastır.
  • Şahitlik Bilincini ve Takvayı Artırmak İçin: Bu ismi şerifi tefekkür ederek zikretmek, kişinin Allah'ın her an kendisini gördüğü ve her ameline şahit olduğu bilincini (murakabe ve ihsan şuuru) güçlendirir, bu da takva sahibi olmasına ve günahlardan sakınmasına yardımcı olur.

Bir Hatırlatma: Bu zikirlerin amacı, asla başkalarının iradesini zorla değiştirmek veya gayri meşru bir sonuç elde etmek olmamalıdır. Niyet, daima Allah rızasına uygun, hayırlı ve meşru olmalıdır. Samimiyet ve dua ile birlikte, güzel ahlak ve fiili gayret de esastır. Özellikle başkalarının ıslahı için yapılan dualarda, kendi halimizi düzeltme ve güzel örnek olma çabası da önemlidir.

Eş-Şehîd İsminin Ebced Değeri ve Şahitliğin O Kesin Sayısal Tasdiki

Eş-Şehîd (الشهيد) isminin ebced sistemindeki sayısal değeri 319'dur. Bu sayı, bazı zikirlerin adedinin belirlenmesinde bir referans olarak kullanılmış ve Eş-Şehîd isminin ifade ettiği her şeye şahit olma, her yerde hâzır ve nâzır bulunma sıfatının sembolik bir yansıması olarak değerlendirilmiştir. Ancak Rabbimizin şahitliğinin ve ilminin kuşatıcılığı, sayıların ve harflerin ifade sınırlarının çok ötesindedir.

Kimler, Ne İçin 'Ya Şehîd' Der? Islah, Korunma, Hakikatin Ortaya Çıkması, Şahitlik Bilinci ve İlahi Adalete Güven Arayışı

"Yâ Şehîd!" nidası, kulun her an Allah'ın huzurunda ve O'nun şahitliğinde olduğunu bilerek, O'na sığınması, O'ndan yardım, hidayet, ıslah ve adalet talep etmesidir:

  • Kendisi veya Başkaları İçin Hidayet ve Islah Dileyenler: Günahlardan ve yanlış yollardan dönmek, doğru yolu bulmak veya sevdiklerinin de hidayete ermesi ve ahlaklarının güzelleşmesi için.
  • Haksızlığa Uğradığında veya İftiraya Maruz Kaldığında Gerçeğin Ortaya Çıkmasını İsteyenler: Her şeyi gören ve bilen Rabbimizin şahitliğine sığınarak, gizli kalmış hakikatlerin ortaya çıkmasını ve adaletin tecellisini umanlar.
  • Amellerinde İhlas ve Samimiyet Arayanlar: Yaptığı her işin, her ibadetin Allah tarafından görüldüğü ve bilindiği şuuruyla, riyadan ve gösterişten uzak, sadece O'nun rızasını kazanma niyetiyle hareket etmek isteyenler.
  • Korku ve Endişe Anlarında Allah'ın Yakınlığını Hissetmek İsteyenler: "Nerede olursanız olun O sizinle beraberdir" ayetinin manasını yaşayarak, her durumda Allah'ın kendilerini gördüğünü, bildiğini ve onlara şahit olduğunu hissederek teselli bulanlar.
  • Şahitlik Sorumluluğunu Yerine Getirmek İsteyenler: Hayatta hakka ve adalete şahitlik etme, doğruyu söyleme ve emanete riayet etme konusunda Rabbinden güç ve yardım dileyenler.

Tefekkür Ufukları: Eş-Şehîd İsmiyle 'İhsan' Şuurunda Yaşamak, Her An O'nun Huzurunda Olmanın Sorumluluğunu ve Huzurunu Hissetmek

Eş-Şehîd ismi üzerinde tefekkür etmek, hayatımıza derin bir ihsan şuuru, murakabe ahlakı, samimiyet, sorumluluk ve Allah'a karşı sarsılmaz bir güven ve aynı zamanda bir haşyet (saygı dolu korku) getirir:

  • İhsan Makamına Bir Davet: Eş-Şehîd olan Rabbimizin bizi her an gördüğü ve her halimize şahit olduğu bilinci, Peygamber Efendimiz'in (S.A.V) tarif ettiği "İhsan, Allah'ı görüyormuşçasına ibadet etmendir; sen O'nu görmesen de O seni muhakkak görür" şuuruna ulaşmamıza vesile olur. Bu, kulluğun en yüce mertebelerindendir.
  • Gizli ve Açık Her Amelde Sorumluluk: Hiç kimsenin görmediği yerlerde veya kimsenin bilmediği niyetlerle yaptığımız her şeyin Allah tarafından bilindiğini ve bunlara şahit olunduğunu idrak etmek, bizi her türlü kötülükten, günahtan ve riyadan alıkoyar. Her anımız bir imtihan ve her amelimiz bir şahittir.
  • Mazlumun En Büyük Dayanağı, Zalimin En Büyük Korkusu: Kimsenin görmediği, duymadığı veya önemsemediği bir haksızlığı, bir zulmü Eş-Şehîd olan Allah mutlaka görür ve bilir. Bu, mazlum için sonsuz bir teselli ve ümit kaynağı iken, zalim için ise kaçınılmaz bir hesap gününün habercisidir.
  • Samimiyetin ve İyi Niyetin Değeri: İnsanlar sadece dış görünüşe ve sözlere bakarak hüküm verebilirler, ancak Eş-Şehîd kalplerin en derinindeki niyetleri, samimiyeti ve ihlası görür. Bu nedenle O'nun katında en değerli olan, amellerin ardındaki saf ve temiz niyettir.
  • Her An O'nunla Beraber Olmanın Huzuru ve Güveni: Her an bizi gören, bilen ve bize şahit olan bir Rabbimizin varlığı, O'nun bize ne kadar yakın olduğunu (El-Karîb), bizi asla yalnız bırakmadığını ve her halimizi en iyi şekilde bildiğini hissettirir. Bu da O'na olan sevgimizi, bağlılığımızı, O'na karşı duyduğumuz hayâyı ve O'na olan güvenimizi artırır.

Eş-Şehîd olan Rabbimiz, bizleri her an Kendi huzurunda ve şahitliğinde olduğumuzun bilinciyle yaşayan, amellerini bu şuurla güzelleştiren, kalplerini samimiyet ve ihlasla dolduran, O'nun adaletine ve rahmetine sığınan bahtiyar kullarından eylesin. Gizli ve açık her türlü kötülükten bizleri muhafaza buyursun.

Sevgi ve dua ile kalın. Allah'a emanet olun.

Önceki Post

El Bais İsmi Yeniden Diriliş ve İlahi Mesajın Sahibi

Sonraki Post

El Hakk Varlığı Değişmez Gerçek Olan Yüce Allah

Aramak istediğiniz anahtar kelimeleri girerek arama yapabilirsiniz