Esmâ-ül Hüsnâ'nın Allah Teâlâ'nın aynı anda hem apaçık (Ez-Zâhir) hem de gizli ve kavranamaz (El-Bâtın) olan mahiyetini ifade eden isimlerinden, bir önceki dersimizde işlediğimiz Ez-Zâhir isminin zıddı ve tamamlayıcısı olan El-Bâtın (الباطن) ile Esmâ derslerimize devam ediyoruz. Bu isim, O'nun Zâtının duyularla ve akılla idrak edilemeyeceğini, ancak O'nun her şeyin iç yüzünden ve gizli gerçeklerinden haberdar olduğunu anlatır.
El-Bâtın İsminin Anlamı ve Gizliliği
El-Bâtın ismi, Arapça'daki "batn" veya "butûn" (بطن/بطون) kökünden gelir. Bu kök; iç, iç taraf, gizli olmak, görünmemek, bir şeyin iç yüzü, deruni manası gibi anlamlara gelir. Bâtın, zâhirin (dış, görünen) zıddıdır.
El-Bâtın, "Zâtı yaratılmışların idrakinden gizli olan, duyularla algılanamayan, her şeyin iç yüzünü, sırlarını ve gizliliklerini bilen" demektir. O:
- Zâtı İtibarıyla Gizlidir: O'nun mukaddes Zâtı, yaratılmışların sınırlı duyuları ve akılları tarafından kuşatılamaz, tam olarak kavranamaz. Gözler O'nu göremez.
- Her Şeyin İç Yüzünü Bilir: Varlıkların ve olayların sadece dış görünüşünü değil, iç gerçekliklerini, gizli sebeplerini, niyetleri ve sırları bilir (El-Habîr, El-Alîm).
- Her Şeye Nüfuz Eder (İlmiyle): İlmi ve kudretiyle her şeyin içine nüfuz eder, hiçbir şey O'ndan gizli kalamaz.
Allah Bâtın'dır; O'nun Zâtının hakikatine ulaşmak mümkün değildir. Ancak O, Zâhir'dir; varlığının delilleri, isim ve sıfatlarının tecellileri kâinatta apaçıktır. Ez-Zâhir ve El-Bâtın isimleri birlikte, O'nun hem eserleriyle kendini gösterdiğini hem de Zâtının kavranamaz olduğunu, yani hem aşikar hem gizli olduğunu ifade eder. Bu, O'nun mutlak kuşatıcılığının bir göstergesidir.
Kur'an-ı Kerim'de El-Bâtın İsmi
El-Bâtın ismi, Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın kuşatıcı sıfatlarının anlatıldığı Hadîd Suresi'ndeki o önemli ayette, El-Evvel, El-Âhir ve Ez-Zâhir isimleriyle birlikte doğrudan zikredilir:
- "O, İlk'tir (El-Evvelu), Son'dur (vel-Âhiru), Zâhir'dir (varlığı apaçık olandır), Bâtın'dır (zâtı gizli olandır - vel-Bâtınu). O, her şeyi hakkıyla bilendir." (Hadîd Suresi, 57:3).
Bu ayet, O'nun varlığının gizli ve içsel boyutunu ifade eder.
Ayrıca Kur'an'da O'nun gözler tarafından idrak edilemeyeceğini belirten ayetler de Bâtın isminin manasını destekler: "Gözler O'nu idrak edemez; hâlbuki O, gözleri idrak eder..." (En'âm Suresi, 6:103). Yine O'nun gaybı (görünmeyeni, gizliyi) bildiğine dair ayetler de (En'âm 6:59 vb.) O'nun Bâtın ismiyle, yani her şeyin iç yüzünü ve gizliliklerini bilmesiyle ilişkilidir.
Peygamber Efendimiz (s.a.v) de duasında bu ismi şöyle açıklar: "...Sen Bâtın’sın, Senin dûnunda (Senden daha gizli, Senden içeride) hiçbir şey yoktur..." (Müslim, Zikir 61). Bu, O'nun mutlak gizliliğine ve her şeyin iç yüzüne nüfuz eden bilgisine işaret eder.
El-Bâtın (الباطن) İsminin Ebced Değeri
Ebced hesaplamasında "El-Bâtın" isminin sayısal değeri, başındaki "El-" (ال) takısı çıkarılarak "Bâtın" (باطن) üzerinden hesaplanır.
- Küçük Ebced: Harflerin temel sayısal değerleri toplanır:
Ba (ب): 2
Elif (ا): 1
Tta (ط): 9
Nun (ن): 50
Toplam (Küçük Ebced): 2 + 1 + 9 + 50 = 62 - Büyük Ebced: Listenizde belirtilen ve küçük ebcedin karesi olan değerdir: 62 x 62 = 3844.
İlginç Bir Tevafuk: El-Bâtın isminin küçük ebced değeri olan 62 ve büyük ebced değeri olan 3844, aynı zamanda daha önce işlediğimiz "El-Hamîd" (الحميد) isminin de ebced değerleridir! Bu durum, Allah'ın gizli (Bâtın) olan Zâtının aynı zamanda her türlü övgüye layık (Hamîd) olduğuna veya O'nun gizli lütuflarının hamdi gerektirdiğine dair manevi bir işaret taşıyor olabilir.
Zikir için genellikle küçük ebced değeri olan 62 sayısı esas alınır.
"Ya Bâtın" Zikrinin Anlamı ve Kullanımı
"Ya Bâtın" (يا باطن) nidası, "Ey Zâtı Gizli Olan!", "Ey Her Şeyin İç Yüzünü Bilen!" anlamlarına gelir. Bu zikirle:
- Allah'ın Zâtının idrak ötesi olduğu kabul edilir, O'nun gizli hikmetlerine ve bilgisine sığınılır.
- Gizli kalmış sırların, olayların iç yüzünün veya ilahi hakikatlerin Allah tarafından bildirilmesi (kalbe ilham edilmesi) istenir.
- Gizli düşmanlıklardan, tuzaklardan, görünmeyen tehlikelerden ve şerlerden korunma talep edilir.
- Kalbin manevi olarak temizlenmesi, iç huzura kavuşulması niyaz edilir.
- Olayların sadece dış görünüşüne değil, ardındaki hikmetlere ve içsel gerçeklere odaklanma yeteneği istenir.
Bu isim genellikle zıddı olan "Ya Zâhir" ismiyle birlikte zikredilerek O'nun hem görünen hem de görünmeyen tüm âlemleri kuşattığı tefekkür edilir.
El-Bâtın İsmini Zikretmenin Faziletleri ve Kullanım Alanları
El-Bâtın ism-i şerifini zikretmek, sırlara ve içsel huzura kapı aralar:
- Gizli Bilgilere ve Sırlara Vakıf Olma: Allah'ın izniyle, bazı gizli ilimlere, sırlara veya olayların iç yüzüne vakıf olmaya vesile olabilir (ilham yoluyla).
- İç Huzur ve Sükunet: Kalbe huzur ve dinginlik verir, dış dünyanın karmaşasından sıyrılıp içsel bir yolculuğa çıkmaya yardımcı olur.
- Gizli Tehlikelerden Korunma: Görünmeyen düşmanlardan, gizli tuzaklardan ve manevi zararlardan korunmayı sağlar.
- Basiret ve Feraseti Artırır: Kişinin sadece dış görünüşe aldanmamasını, olayların ardındaki manaları ve hikmetleri anlamasını kolaylaştırır.
- Allah'a Yakınlık Hissi: O'nun Bâtın ismini tefekkür etmek, O'nun kavranamazlığı karşısında acziyeti hissettirerek O'na daha derin bir saygı ve yakınlık duyulmasını sağlar.
Günde ebced değeri olan 62 defa "Ya Bâtın" zikretmek veya 33 defa "Ya Bâtın" şeklinde okumak, özellikle manevi sırları anlamak, iç huzuru bulmak veya gizli tehlikelerden korunmak niyetiyle tavsiye edilir.
El-Bâtın İsminin Diğer Esmalarla Kullanımı
El-Bâtın ismi, O'nun gizliliğinin veya içsel bilgisinin farklı yönlerini vurgulamak için diğer esmalarla birlikte zikredilebilir:
- "Ya Zâhir, Ya Bâtın": Apaçık Olan ve Gizli Olan; en temel ikilidir, O'nun her şeyi kuşattığını ifade eder.
- "Ya Evvel, Ya Âhir, Ya Zâhir, Ya Bâtın": İlk, Son, Zâhir ve Bâtın; Hadîd Suresi'ndeki bu dörtlü, O'nun varlığının tüm boyutlarını kapsar.
- "Ya Latîf, Ya Bâtın": Lütuf sahibi/İnce bilen ve Gizli olan; O'nun hem lütfunun hem de bilgisinin en gizli noktalara ulaştığını belirtir.
- "Ya Habîr, Ya Bâtın": Her şeyin içinden haberdar olan ve Gizli olan; O'nun gizli gerçekleri tam olarak bildiğini vurgular.
- "Ya Alîm, Ya Bâtın": Her şeyi bilen ve Gizli olan; O'nun ilminin gizli olan her şeyi de kuşattığını ifade eder.
El-Bâtın olan Rabbimiz, Zâtı itibarıyla idrakimizin ötesinde olsa da, ilmi ve kudretiyle her şeyin içine nüfuz eden, en gizli sırlarımızı bilendir. O'nun bu ismi, bize bir yandan tevazuyla O'nun Zâtını tam olarak kavrayamayacağımızı öğretirken, diğer yandan da hiçbir şeyin O'ndan gizli kalamayacağı bilinciyle yaşama sorumluluğu yükler. O'nun hem Zâhir hem Bâtın olduğunu bilerek, görünen delillerle O'na iman eder, görünmeyen hikmetlerine teslim oluruz.
Sevgi ve dua ile kalın. Allah'a emanet olun.